Yüreğimle özgürüm…Gücümü saf yüreğimden alarak, ruhumun beyaz kanatlarıyla, uçuyorum bembeyaz bulutların arasından, mavi gökyüzünde süzülerek, bir ikindi vakti yağmur damlalarını yanıma alarak, kanat çırpıyorum özgürlüğe… “İnsan özgür olmadan mutlu olamaz “demiş Dante. Özgür yaşamak için ağır bedeller ödenir bu coğrafyada…Özgürlük uğruna ne canlar kaybedildi. “Aç yaşarım Hürriyetsiz yaşayamam” demiş ömrü memleket zindanlarında, sürgünlerinde geçirmiş olan Saidi Nursi. Ben de aç yaşarım hürriyetsiz yaşayamam…
Son 6 yıldır özgürlük alanım ne kadar sınırlandı. Karınca kadar özgür hissetmiyorum kendimi özellikle duygularımı, düşüncelerimi rahat ifade edemediğim için tuhaf bir tedirginlik var …Sahi ne ara böyle oldum. Ateş bana da dokundu çünkü.Bir Khk ile işimden ,en çok da düşüncelerimi, duygularımı ifade etme özgürlüğümden oldum. Ülkemde; hem de milenyum çağında, güzel düşüncelerimi saf duygularımı, ifade etme, söyleme, yazma hakkı daha çok gasp edildi.
Binlerce donanımlı insan; çıkarılan Khk’larla davası, duyguları, düşünceleri uğruna özgürlüklerinden oldu. Memleket zindanları, üniversite mezunlarıyla dolup taştı. Her geçen gün yapılan hapishanelerle birlikte; tutsak ,eğitimli insanların sayısı artıyor. Birçok yazar, gazeteci, binlerce üniversite mezunu nitelikli insanımız zindanlarda. Aydın, cesur yazarlarımızdan Ahmet ALTAN özgür düşüncelerinden, yazılarından dolayı beş yıldan fazla cezaevinden kalarak bedenen özgürlüğünden olsa da; ruhu, yüreği, kalemi, eserleri zindanda, dünyanın her yerine özgürce kanat çırpıp uçtu.
Eserleriyle birçok ödülün sahibi oldu. Başka bir Aydın gazeteci yazar televizyoncu olan CAN DÜNDAR da ülkemizde yayınladığı doğru bir haberden dolayı yargılandı, silivride mahkum edildi, beraat etti ,ancak hakkı olan, yaşama özgürlüğü, kendisine çok görüldü, silahlı saldırıya uğradı, daha güvenilir bir ülkeye Almanya’ ya gitmek zorunda kaldı. Kendi semasında ışığıyla var olmaya,aydınlatmaya çalışan sönmeyen hep aydınlatan, bembeyaz parlayan bir yıldız…
Bedene kelepçe atsanız da cesur yüreklere, kelepçe vuramazsınız! İşte bu nedenle korkmayan, yiğit aydınlardan hep korkuyorsunuz. “Kahramanlara tapınma, insan özgürlüğüne en az saygı duyulan yerlerde doruklara çıkar”. Demiş Herbert Spencer. Mevcut konjonktür, sistematik baskıyla insanların özgürlüğünü tamamen baskılamıştır. Oysa ki “Doğa, dilsiz hayvanlara bile özgürlük vermiştir.” Demiş Tacitus.
Özgür insanlar; duruşunu cesur yüreklerinden, aydınlık fikirlerinden, güzel duygularından, alırlar. “Özgürlüğü sevmek başkalarını sevmektir, iktidarı sevmek kendimizi sevmektir. “Demiş William Hazlitt.
Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın dediğiniz sürece özgürlük alanımız daralacak…Nasıl olsa birkaç kişi yazıyor, söylüyor, konuşuyor, çırpınıyor…. Banane dersen, karanlığa teslim olursun. Girdiğin labirentte, neyi niçin aradığını bilmeden şaşkın şaşkın dolaşırsın.
Yüreğimiz ,ruhumuz, düşüncelerimiz, tüm güzel duygularımız kısaca Özümüz gürleştikçe , özgürlüğümüz mavi gökyüzüne beyaz bulutların arasında tıpkı kuşlar gibi kanat çırpacak….. Bambaşka farklı bir bakış açımız olacak.
Özgürlük; her istediğini yapmak değil ki . Özgürlük , insanca yaşayabilmektir kimseye doğaya ve içindekilerine zarar vermemektir…
Kendimizi kötü olan her duygu düşünce davranıştan uzak tutarsak o’kadar özgürüz….
Özgürlüğün kanatları, vicdanlı bir yürek, pak bir ruhtur. Bu iki kanatla özgürlüğün zirvesine uçarak dans edersin tıpkı Martı Jonathan gibi….
Seni dibe çeken her şeyden arındıkça özgürleşirsin …. Gereksiz insanlar, eşyalar …
Bir lokma ekmek için özümüzden ödün vermeyelim! Hep ama hep özgürlüğe kanat çırpalım. Masmavi gökyüzü de , masmavi deniz de, bize herdaim özgürce, güvenli kucaklarını açacak….
Özgür düşün!
Özgür yaşa!
Özgür kal!
Zelal Azadi
Yazarın Diğer Yazıları :
Ey Özgürlük
Yorum Yaz