e
sv

Erivan Radyosu Hafızamızdır – Kürt Sanatçılar ve Dengbêjler

Erivan Radyosu Hafızamızdır başlıklı makalemiz ile Erivan Radyosu şarkıları başta olmak üzere Erivan müziği ve Erivan sanatçıları gibi bir çok detaylı bilgiye makalemizde ulaşabilirsiniz.
erivan radyosu hafızamızdır
avatar

Ahmet Kizil

  • e 0

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

Erivan Radyosu ile ilgili bilgiler paylaşmak istediğimiz Erivan Radyosu Hafızamızdır başlıklı makalemizde Kürt sanatçılar ve dengbêjler başta olmak üzere Erivan Radyosu sanatçılarını konuşacağız. Erivan Radyosu müzikleri ayrıca her kesimden Kürdün beğeni ile dinlediği en güzel Kürtçe şarkılar arasında yer alır. Erivan Radyosu hakkında bilgileri gelin hep beraber öğrenelim.

Erivan Radyosu, anlatılmaz olanın bittiği yerdir. Erivan Radyosu bizim hafızamızdır. Söylediklerimiz ve söyleyeceklerimiz, o hafızanın dile gelmesidir. Kürt ulusunun yüreğinde sonsuza dek hep yaşayacaktır. Radyo Kürt halkının, yarım asrı aşkın ortak sesi, ortak dili ve tesellisi oldu.

Erivan Radyosu Hafızamızdır

Kürt ulusal aydınlanmasının en önemli köşe taşlarından bir tanesi de 50’li yıllar ve sonrasına damgasını vuran Erivan Radyosu. 50’li yılları yaşayan kuşaklar üzerinde bıraktığı etki hâlâ hafızalarda yerini korurken; kuruluşundan bugüne Kürt kültür – sanatının yaşatılmasına büyük katkıları olan Radyo, bugünlerde de bu hizmetini sürdürüyor. Bütün sınırlandırmalar ve aksamalara rağmen ezilen bir ulusun sesi olmaya devam eden Erivan Radyosu’nun dünü ve bugününe ilişkin iki günlük bir yazı dizisi yayınlıyoruz.

‘Erîvan xebêr dide guhdarên ezîz!..’ (*)

Ermenistan’da Kürtler 1955 yılından beri kendi dilleriyle radyo yayınlarına sahip. 1950’li yıllarla birlikte yaşamın büyük bir parçası haline gelen radyo Kuzey Kürtlerin yaşadığı topraklarda yaşamın bir parçası haline gelmişti. Kafkas Kürtleri, söz konusu olduğu zaman ilk önce Erivan, Erivan da söz konusu olduğu zaman da Kürtlerin dil, tarih ve folklorunun yaygınca işlendiği Erivan radyosu akla gelir. “Erîvan xebêran dide guhdarên ezîz!..” (Erîvan konuşuyor değerli dinleyiciler!..) sesi radyonun kısa dalgasından dünyaya yayıldığında, bütün kulaklar Erivan’a döner, yasaklı anadilinde dünya havadisleri ile ilgili bir şeyler duymak isteyenler dikkat kesilirdi. Kuzey Kürtleri ilk kez kendi anadilleriyle yayın yapan bu aygıtı kutsar gibi, evlerinin bir köşesine yerleştirdiler.

Kürt Sanatçılar ve Dengbêjler

Üzerini işlemeli örtülerle örttüler. Pille çalışan transistörlü radyoların frekanslarından yankılanan ses, sadece Ermenistan’daki Müslüman ve Êzidî Kürtler arasında değil, Hewler’de, Süleymaniye’de, Amed’de (Diyarbakır) ve Kürtçe’nin konuşulduğu bütün komşu coğrafyalara aynı hüznü ulaştırıyordu. Şimdilerde de yayın hayatını sürdüren Erivan Radyosu, Keremê Seyyad’ın çocukları Leyla ve Titalin’in sesiyle dinleyicilerine ulaşmaya devam ediyor.

Aydınlanmanın kalesi

Kürtçe radyo yayınlarında Bağdat radyosunda Arap etkisi, Urmiye radyosunda ise Fars etkisi görülüyordu. Erivan radyosunda ise duru bir Kürtçe ile yayınlarını sürdürdü. Bağdat ve Urmiye radyolarında Ortadoğu’da kullanılan çalgılara yer verilirken, Erivan Radyosu’nda bilur, davul, zurna, ‘fîq’ gibi yalnızca Kürtlerin kullandığı çalgılar öne çıktı. Kürtlüğün etkisi kullanılan müzik aletlerinde de açık olarak görülüyordu. Diğer iki radyoya göre daha büyük bir sorumlulukla Kürt kültürüne ağırlık veriliyordu. Her iki radyoda yapılan yayınlarda önemli bir tesir halk üzerinde bırakıyordu, fakat Erivan radyosunun bıraktığı iz hâlâ belleklerde canlılığını korumaktadır.

Bugün bile hangi dengbêji konuştursak kesinlikle ilk önce Erivan radyosunun kendi üzerinde bıraktığı etkiden söz etmeye başlar. Sadece müzik ile uğraşanlar değil, dil, folklor ve kültür ile uğraşanların büyük bir kısmı da bu gerçeği dile getirir. Erivan radyosu, adeta aydınlanmanın ve Kürt sanatçılığının bir kalesi haline gelmişti. Kürtlerin dil, kültür, sanat ve umudunun sesi görevini görüyordu. Ayrıca Kürt sanatı ile alakalı En Sevilen Kürt Filimleri yazımıza da bakabilirsiniz.

Zengin bir arşiv ortaya çıkardı

Faaliyetlerine haber yayınlamakla başlayan radyonun ete kemiğe bürünmesinde ilk yapımcı redaktör Casimê Celîl’in rolü büyüktür. Günde 15 dakika yayın süresi olan radyonun başta Kürt müzikleri yayınlamasına izin verilmiyordu. Radyo müzik yayınına, Kürtlerin ısrarı sonucunda iki dakikalık bir şarkı ile başladı. Erivan radyosu 1955 yılında Kürtçe yayına başladığında kimsenin bu yayından haberi yoktu. Mele Mustafa Berzanî’nin Moskova nezdindeki girişimleri sonucu, yayın süresi bir buçuk saate ve yayın alanı Kürtlerin yaşadığı topraklarda dinlenebilir hale geldi.

Radyonun, Casimê Celîl (1955-1957) Xelil Muradov (1957-1982), Ehmedê Gogê (1982-94), Keremê Seyyad’de 1994’ten sonra günümüze kadar olan süreçte genel yayın yönetmeni oldular. Erivan radyosunun yarım yüzyıllık yayın yaşamı boyunca en önemli hizmeti; Kürt klasik müziğini, çağdaş şarkıları ve değişik folklor numunelerini kayda alarak Kürt halkına ulaştırmak olmuştur. Ayrıca Kürtlerin olduğu yerlerde yaptığı kayıt işlemleri ile müzik alanında büyük ve zengin bir arşiv oluşturmasını sağlamıştır.

erivan radyosu hafızamızdır
Erivan Radyosu Hafızamızdır

Erivan Radyosu Şarkıları

Ermeni aydınlar da destek verdi Uzun yıllar Erivan Radyosu’nda çalışan Kürt gazeteciliğinin ve Kürt dilinin gelişiminde önemli katkıları olan Ahmedê Gogê: “Heciye Cindi, Casime Celil gibi öncü ve değerli büyük aydınlarımızın emeklerinin sonucu kuruldu. Elbette ilk açıldığında amatörlük dönemi yaşandı ama benim çalışmalara katıldığım 1963 yılında çalışmalar artık belli bir düzey kazanmıştı. Erivan Radyosu’nun ilk dönemde yayını iki saatlikti. O radyo adeta aydınlanmanın ve Kürt sanatçılığının bir kalesi haline gelmişti. Kürtlerin dil, kültür, sanat ve umudunun sesi görevini görüyordu. O süreçte Kürt dili, Kürt toplumu gibi konular üzerine araştırma ve inceleme yapılıyordu.”

Birçok aydın, sanatçı, akademisyenin radyoya destek sunduğunu da kaydeden Gogê, “Kürt aydınlarının yanı sıra, Ermeni aydınlar da materyal desteği sağlıyor, programlarımızın konukları oluyordu. Cigerxwîn, Celadet Bedirxan, Heciyê Cindî, Erebê Şemo ve daha tanınan onlarca dostla röportajlar yapmıştık. Casimê Celîl, Ordîxanê Celîl, Celilê Celîl, Erebê Şemo gibi yazarlar Kürt edebiyatı ve tarihi üzerine değerli çalışmalar yaptılar. Yine Hovanis Bağramyan, Viktor Hambarsomyan, Aram Xaçataryan, Martyenus Saryan gibi daha birçok isim. Bu değerli yazarlar; çalışmaların yerli yerinde yürümesi ve gelişmesi amacıyla hiçbir zaman bizi eleştiri ve perspektiflerinden mahrum bırakmadılar. Erivan radyosunun yeri dostluk ve halkların birliğini geliştirme yeri haline geldi” diyor.(1)

Yarım saat yetersiz

Radyonun akışında çok renkli ve zengin programlar hazırlanırken, çalışanların da her zaman kendilerini o zengin programlara göre hazırladığını ifade eden Gogê sözlerine şunları ekliyor: “Radyoda bize ayrılan odayı bir okul haline getirmiştik. Yeni gelenleri orada eğitmek için daha kullanışlı hale getirerek, burada yenilere bu işi öğretiyorduk. Bir süre sonra buradan birçok öğrenci mezun oldu. Maalesef, aradan zaman geçtikçe, radyo artık eski parlaklığını yitirmeye başladı. Zaten son dönemde radyo yarım saat olarak yayın yapmakta. Birçok konuyu verebilmek, renklilik yaratabilmek için yarım saatlik süre çok yetersiz.”

Umarım yeni nesiller sahip çıkar

Wezirê Eşo ise şunları belirtiyor: Radyo Bölge’nin dinleyebileceği vericilerle yayın yapıyordu. Biz sesimizi ülkemize duyurabilmenin heyecanını yaşıyorduk. O zaman radyonun başında Casimê Celîl vardı. Celil bana bazı Rus yazılarını tercüme etmek için veriyor, ben de bunları büyük heyecanla tercüme ediyordum. Yani hem Ermeni ve hem de Rus edebiyatı ve yazılarını Kürtçe’ye çevirip yayınlıyordum.” Casimê Celîl daveti üzerine bir müzisyen olarak radyoda çalışan Egîdê Cimo da o günlere ilişkin yaşadıklarını anlatıyor: “Zaten o zamanlar Erivan’ın Sesi Radyosu aydınlanmanın ve müziğin bir kalesiydi. Benim için Erivan radyosunda çalışmak büyük bir onurdu. Müzisyen, dengbêj ve sanatçı arkadaşlarla Kürt halkı için güzel eserler yayınlıyorduk. Yine Şêroyê Biro, Karapetê Xaço gibi dengbêjlerle de birlikte çalıştım. Erivan radyosunda 35 yıllık emeğim sonucu birçok değer ortaya çıktı. Umarım yeni nesiller bunlara sahip çıkar.”

Kürtçe ilk çalındığında şenlik yapıldı

Casime Celilin kızı Camila Celil; “İlk başta radyo sadece haberler içindi. Kürtçe şarkı çalınması yasaktı. Fakat babam izinsiz olarak zar-zor Samile Beko için iki dakikalık izin almıştı. Babam hemen eve gelip bize, Kürtçe makamlar çaldığı müjdesini verdi. O gün evimizde şenlik yapıldı, çünkü kimse radyoda Kürtçe şarkı yayımlandığına inanmıyordu, bu bizim için ilk denemeydi. Babamın sevinci daha da aklımdan çıkmadı. Mendilini çıkarmış ve evde halaya durmuştu, şarki söylemişti, flütünü çıkarıp ezgiler çalmıştı, çünkü buna inanmak zordu. Daha sonra babam devlet yetkililerin yanına giderek; herkesin radyoyu dinlemesini sağlamak için, her gün iki dakika Kürtçe şarki yayımlanmasını önerdi. Çünkü sadece haber yayımlamak kuru bir tarz olup, yetmiyordu. Yetkililer de babamın bu önerisini kabul etti. Babam radyoyu, ezgileri, şarkıları çok seviyordu. ‘Onlar varlığımız ve geleceğimizdir’ derdi. Erivan Radyosu hakkında bilgiler aktardıktan sonra ayrıca Kürt Müziği Tarihi yazımızı da okuyabilirsiniz.


Kaynak Nihad GÜLTEKİN – Gilidax

okuyucu yorumlarıOKUYUCU YORUMLARI

Sıradaki içerik:

Erivan Radyosu Hafızamızdır – Kürt Sanatçılar ve Dengbêjler