e
sv

Şahmaran Efsanesi – Şahmaran Hikayesi ve Kürtler

Yılan efsaneleri, Şahmaran efsaneleriyle varlık bulmuş ve mitolojik bir simge halinde günümüze kadar ulaşmıştır. Med, Pers, Grek ve Hint kaynaklarından izler taşıyan Şahmaran efsaneleri, birçok halkta olduğu gibi Kürt halk inanışlarında da önemli bir yer edinmiştir.
şahmaran efsanesi
avatar

Kundir

  • e 2

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

Şahmaran hangi şehirde efsaneleşmiş sorusu başta olmak üzere Şahmaran Efsanesi hakkında tüm bilgileri bu yazımızda bulabilirsiniz. Şahmaran Hikayesi ve Kürtler adlı hikaye aslında Kürtler arasında da çok bilinen bir hikayedir Kürtler meşhur hikayeleri arasında yer aldığını söylemek de mümkündür. Gelin hep beraber Şahmaran Kimdir? öğrenelim.

Med, Pers, Grek ve Hint mitolojisinde yer edinen Şahmaran (yılanların şahı), Kürt mitolojisi ve halk folkloründe de önemli bir yere sahip. Mezopotamya’da mitolojik hayvanlarda en çok saygı duyulanların başında gelen Şahmaran, günümüzde de halı, kilim, ahşap ya da tabloya işlenmiş figürleri ile birçok evin baş köşesinde yer almakta. Şahmaran figürünün bulunduğu eve yılanların girmeyeceği inancı binlerce yıldır tüm canlılığını koruyor.

Şahmaran Efsanesi

Şahmaran, hem iyilik, hem şifa, hem bereket, hem de sadakati simgeler. Birçok bölgede farklı biçimlerde ve farklı kahramanlarla anlatılan Şahmaran efsanelerinin ana teması hemen hemen aynıdır. Yılanlar insansız bir dünyada barış içinde yaşarken, insanların ihanetiyle birlikte bu barış bozulmuştur. Bu ölüm, beraberinde şifa ve bereketi getirmiştir.
Mitolojide kimi zaman kadın, kimi zaman erkek olarak karşımıza çıkan yılan, başta yaşam ve ölüm, hastalık ve şifa, iyilik ve kötülük olmak üzere birçok gizli güçlere ve sırlara sahip olmuştur. Sümerlerden Hititlere, Perslerden, Medlere kadar geniş bir coğrafyada Şahmaran hikayeleri günümüzde de anlatılmaktadır. Sümerler’in yaratılış mitlerinde gökyüzü ve yeryüzü tanrılarını yaratan Lakmu ile Lakamu, biri erkek biri dişi yılan olarak geçmektedir.

Yunan tanrıları ve yılan efsaneleri

Yunan tanrılarından hastaları iyileştiren Asklepios, evlerle kentleri koruyan Agathodaemon gibi bazı tanrılar da birer yılan görünümündedir. Yılan efsanesi Mezopotamya’da Şahmaran olarak varlık bulmuş ve bir simge olarak günümüze kadar ulaşmış. Yöreden yöreye farklı konularla, farklı karakterlerle anlatılan Şahmaran efsanesi, özünde iyilik, kader, şifa ve insanlarla hayvanlar arasındaki ilişkiyi irdelemekte. Mezopotamya’da geniş bir alanda Sümerlerden başlayarak birçok kültürde yılanla ilgili çeşitli efsaneler görülür.(1)

Gılgameş destanında Şahmaran izleri

İnsanların gerçeğe ve ölümsüzlüğe ulaşmak arzusu ile dünyaya egemen olma isteklerinin dile getirildiği Şahmaran efsanesinin ilk izleri Gılgameş destanında da var. Gılgameş destanında anlatılan ‘ölümsüzlük otu’, Şahmaran destanında da yer alır. Şahmaran efsanesine kaynak olabilecek başka mitolojik efsane ise Medusa’dır. Aynı şekilde Hitit dönemindeki İlluyanka efsanesi de Şahmaran efsanesiyle benzerlikler taşımaktadır. Şahmaran, efsanelerde başı insan, gövdesi yılan biçiminde tasvir edilmektedir. 

Kürt ve İran sözlü geleneğinde, Şahmaran insan başlı bir yılan olup, yılanların şahı olarak anlatılır. Şahmaran ile ilgili efsanelerin mitolojik söylenceler olarak ortaya çıktığı, Mezopotamya’dan ortaya çıkarak bölgeden bölgeye yeni motiflerle süslenip zenginleştiği ve halkı hayal dünyasında kalıcı bir yer edinerek kuşaktan kuşağı aktarıldığı belirtilir. 

Şahmaran Hikayesi ve Kürtler

İnsanoğlunun ihaneti! Birçok Şahmaran efsanesindeki ortak sonda, Şahmaran’ın insanoğlunun ihaneti sonucu ölümü söz konusudur. Şahmaran efsanelerinin en dikkat çeken yanı, yılanların insansız bir dünyada barış içinde yaşarlarken bir insanın onları görmesi ve onlara ihanet etmesiyle önderleri olan Şahmaran’ı kaybetmeleridir. Efsaneye göre, buna karşın yılanların şahı Şahmaran o denli ileri görüşlü, akıllı ve iyi yüreklidir ki ihanete uğrayacağını ve canından olacağını bile bile insanoğluna güvenir. 
İnsanoğlunun ihaneti ile yakalanan Şahmaran, ölüme götürülürken dahi sağduyusunu yitirmez. Kesinlikle hiçbir yılanın ölümünden haberdar olmamasını ister, yoksa dünyanın tüm yılanlarının insanlardan öç alacaklarını bilir. 
Şahmaran efsaneleri, mitolojik yönüyle halk arasında yöreden yöreye farklı varyantlarda anlatılmaya devam ediyor. 

Şifa ve bereket getirdiğine inanılır

Şahmaran efsanelerinin halk inanışları üzerinde önemli ölçüde etkisi bulunuyor. Bu inanışlarda, Şahmaran’ın hastalara şifa veren, onlara can veren, insanları koruyan, insanlara mutluluk veren, insanların dileklerini yerine getiren ve ölümsüzlük kimliği ön plana çıkıyor. Kırsal alanda eskiden birçok bölgede, kem gözlerden korunmak için genç kadınların çeyizlerine Şahmaran işlemelerinin konulması da bir gelenekti. Yeni evlenen çiftler, Şahmaran resmini evlerine asarak bereketin evlerine geleceğine inanırlardı. Bazı yörelerde evlenen genç kadınlar nesillerinin devamı, evliliğinin uzun sürmesi ve mutlu bir evlilik için Şahmaran resmini yatak odalarına yatağın başucuna asarlar. 

şahmaran efsanesi
Şahmaran Efsanesi

Bazı bölgelerde ise Şahmaran motiflerinin kötülüklerden, yangın ve afetlerden koruyacağına, bereket, uğur ve bolluk getireceğine inanılır. Esnaflar, bereket getirmesi için Şahmaran resimlerini işyerlerine asarken, bazı evlerde ise genellikle evin girişinde göze çarpan bir yere, özellikle misafir odalarında kapı ya da pencere üstlerine Şahmaran resimleri asılıyor. Bununla, Şahmaran’ın evleri kötülüklerden koruyacağına, evlere gözcü ve koruyucu olduğuna inanılır ve Şahmeran resminin olduğu eve yılanların girmeyeceğine inanılır.

Şahmeran’ın Gerçek Hikayesi

Mezopotamya’da mitolojik karakterlerden en bilineni Şahmeran, Mardin’de motiflere dökülerek yaşatılıyor. Bakır plakaların dövülerek yapıldığı Şahmeran motifini, kentin her yerinde hatta uçurtma desenlerinde bile görmek mümkün. Hakkında birden fazla rivayet bulunan Şahmeran, ‘Yılanların Şahı’ anlamına geliyor. İran-Pers mitolojisinde rastlanan akıllı ve iyicil olarak tanımlanan, belinden aşağısı yılan, üstü ise insan şeklindeki “Maran” adı verilen, doğaüstü yaratıkların başında bulunan ve hiç yaşlanmayan, ölünce ruhunun kızına geçtiğine inanılan varlık. Ancak, Şahmeran’a ilişkin tüm efsanevi kayıtlar ve Şahmeran efsanelerine özgü tüm betimlemelerde varlık dişidir.

Şahmeran’ın Akdeniz bölgesinde Tarsus’ta da yaşadığına inanılır. Şahmeran’ın Ceyhan ile Misis arasındaki yılan kalede yaşadığı söyleniyorsa da, efsaneye göre Şahmeran bir yeraltı ülkesinde yılanlarıyla birlikte yaşamaktadır. Aynı isimli bir efsane Mardin yöresinde de geçer. Bu yörede Şahmeran bir resimle tasvir edilir ve Şahmeran ustaları tarafından yapılan tablolar evlerin duvarlarını süsler. Şahmeran’la tanışan ilk insanın ismi bazı kaynaklarda Belkıya olarak geçerken, bazı kaynaklarda bu isim Camşab olarak değişmektedir. Kimi kaynaklarda ise Şahmeran’la ilk buluşan kişinin Lokman olduğu anlatılmaktadır.

Farklı kaynaklardaki efsanenin sonu hep aynıdır

Şahmeran’ın öldürülmesi olayı, her değişik söylencede ortak sondur. Bu ortak sonun, yani Şahmeran’ın öldürülüşünün ana amacı insanın sağlık ve şifa bulmasıdır. Hatta bazı anlatımlarda Hekim’in Şahmeran ile karşılaşması uzun uzun anlatılmakta, şifa veren otların neler olduğu Lokman Hekim’e Şahmeran tarafından söylenmektedir. Çukurova ve çevre illerde çok yaygın olan Lokman Hekim ve Şahmeran söylencelerinin değişik bir biçimi de Mersin’de anlatılır. Hititler zamanında anlatılmakta olan İlluyanka Efsanesi’nde yılana benzeyen bir yaratık olan İlluyanka’nın Fırtına Tanrısı ile olan savaşı anlatılmaktadır. Şahmeran Efsanesi’ne kaynak olabilecek bir diğer mitolojik konu da “Medusa”dır. Yunan mitolojisinde Perseus tarafından başı kesilen Medusa fiziksel olarak aynı yılanlar kraliçesi Şahmeran’a benzemektedir.

Mardin sokaklarında Şahmeran’ı her yerde görmek mümkün

Bugün Mardin’in sokaklarında dolaşırken, çekiçle örs üzerinde bakır plakaları döverek yapılan çeşitli Şahmeran figürlerin daracık sokakları baştanbaşa süslediği görülüyor. Telkari ustalarının elinde müthiş bir sanat malzemesine dönüşerek ortaya çıkarılan Şahmeran figürlü tepsi ve küçük bakır sofralar, Mardin’i ziyaret etmeye gelen yerli ve yabancı turistleri hayran bırakıyor. Mardin’in daracık sokaklarında bu kadim sanatları icra eden sanatkârlar, bir yandan çalışırken diğer yandan onları seyreden müşterilerine de Şahmeran efsanesini şu sözlerle anlatıyor: “Bir zamanlar Mardin’de, Cemşap isminde uzun boylu, geniş omuzlu, esmer tenli, çok yakışıklı bir genç yaşarmış. Bu genç binlerce yıl önce yedi katlı yeraltında yaşayan yılanları keşfetmiş.

Bu yılanlar, şefkatli ve akıllı olarak bilinir huzur içinde yaşarlarmış. Bu yılanların kraliçesi yarı kadın ve diğer yarısı yılan olan Şahmeran’dır. Onu ilk gören insan ise Cemşab olmuştur. Şahmaran efsanesi hakkında bilgilei okuduktan sonra ayrıca Mem û Zin Hikayesi başlıklı yazımızı da okuyabilirsiniz.

etiketlerETİKETLER
Üzgünüm, bu içerik için hiç etiket bulunmuyor.
okuyucu yorumlarıOKUYUCU YORUMLARI

Sıradaki içerik:

Şahmaran Efsanesi – Şahmaran Hikayesi ve Kürtler